Recep Eser
Haberdiyarbakir.Org // Columnist
İletişim haberdiyarbakir.org@gmail.com
Evet dokunmayın diyoruz doğaya. Kıymayın diyoruz hayvanlara. Yakmayın diyoruz ormanları. Yasaları tekrar gözden geçirin diyoruz. Çünkü yasalar doğaya, hayvanlara en önemlisi de insanlara en az zarar teşkil edecek şekilde çıkarılmalıdır diyoruz. Şimdi özellikle sokak hayvanları yasa tasarısı için hayvan severler ayakta. HES’ler için doğaseverler ayakta. Ormanlar için insanlar ayakta. Carette carettalar için halk ayakta. Kediler için herkes ayakta. Kısacası bir yasa yâda bir katliam olduğu zaman herkes ayağa kalkıyor. Türlü türlü paylaşımlar, eylemler, açıklamalar yapıyorlar.
Bunlar Gayet Güzel Şeyler. İşin içinde rant, çıkar, şiddet olmadığı müddetçe hepsini destekliyoruz ve bunda hepimiz hem fikiriz.
Ammaaaaa Şimdi soralım bunlara. Bakalım daha önce neredeydiler. Mesela Güneydoğu’da yıllarca (yıllarca dediğimiz de 35-40 yıldır) terör olaylarından, çatışmalardan, bombalamalardan, yapılan saldırılardan, belki de yapılan operasyonlarından dolayı, Yakılan binlerce hektar ormanlar, binlerce köy, bunların içinde yanan binlerce belki de milyonlarca hayvan yanarken neden ses çıkarmadınız?
Neden bırakın eylem, televizyon programları yapmayı, bırakın mecliste konuşmalar tartışmalar yapmayı, bir açıklama bile yapmadınız? Yoksa oradakiler orman, içindekiler hayvan değiller miydi? O ormanlar ve içindeki hayvanlar diri diri yandığında doğasever yâda hayvan sever değil miydiniz? O zaman medeni değil miydiniz? Oralar ve içindekiler başka bir ülkeye mi aitler? Onlar için hiç mi içiniz sızlamadı? Ölen binlerce insanlardan bahsetmiyorum bile.
Keşke Yapsaydınız Ya. Şunu da üzülerek belirtiyorum. Coğrafya gerçekten kaderdir. İnsanlar içinde, hayvanlar içinde, doğa içinde kaderdir…
Yorum Yazın